Kırmızı pancar bir, iki veya çok yıllık bir sebzedir. Eski
dönemlerden beri yabani pancar yemeklerde kullanılmıştır. M.Ö. 2-1 bin
yıllarında yaprak pancar (pazı) kültüre girmiş ve tıbbi bitki ve sebze olarak
yetiştirilmeye başlamıştır. M.Ö. IV
yıllarında ilk kök pancar çeşitleri ortaya çıkmaya başlamıştır. Batı
Avrupa'da XIII-XIV yüzyıllarda yayılmaya başlamıştır. Daha sonra pancar tüm
kıtalara yayılmıştır. özellikle Balkanlar ve Doğu Avrupa halkları tarafından
yaygın olarak kullanılmıştır.
Pancar günümüzde tüm dünya mutfaklarında kullanılmaktadır.
Kırmızı pancar salata, çorba, meze, içecek ve hatta tatlı yapımında kullanılır.
Doğu Avrupa'da ünlü borç çorbasının vazgeçilmez sebzesi olarak bilinir.
Pancarın şifalı özellikleri eski çağlardan beri
bilinmektedir. İlk başlarda kökler sadece tıbbi amaçlarla kullanılırdı.
Antioksidanlar açısından zengin olduğundan onkolojik rahatsızlıklardan
korunmakta faydalıdır. İçeriğindeki B vitamini, demir ve kobalt sayesinde
anemiye iyi gelir. Çinko ve fosfor ise çocuklarda raşitizmin önlenmesi için
yararlıdır.
Pancarın köklerinde bulunan doğal antiseptikler, mide ve
bağırsak patojen mikroorganizmalarının gelişimini önleyerek bazı bulaşıcı
hastalıkları bastırmak ve hatta tedavi etmeye olanak tanır. Pancar yaygın
olarak hipertansiyon, iskorbüt, diyabet, böbrek hastalığının tedavisinde
uygulanan diyetlerin içeriğinde kullanılmıştır. Taze kökleri veya yapraklarının
yara iyileştirici özelliklere sahip olduğu bilinmektedir. taze sıkılmış suyu
özellikle çok etkilidir. Selüloz ve organik asitler, mide bağırsak hareketlerini
uyararak kabızlığa yardımcı olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme